Minik Mucize
İçinde öylesine bir his vardı ki
bunun adını koyamıyordu bir türlü. Hastane kapısından girerken alacağı sonucu
öğrenmek hem ürkütüyordu hem de heyecanlandırıyordu. En son beş yıl önce bu
kapıdan içeri girmişti. Asansörde ağlayan kadını gördüğünde merakla bakakaldı.
Kadın gözyaşlarını tutamıyordu.” Yine mi olmadı” diyordu. Anlam veremedi sonra
kocasının onu tesellisinden anladı neden gözyaşlarını tutamadığını. Öyle bir
teselli ediyordu ki karısını kalbi acımıştı resmen; karısının gözünden akan
yaşlara. Onun mutsuzluğuna.
Doktor çağırmış içeri girmişti Sena. Heyecanla anlatıyordu
doktora durumunu. Doktorda onun tersine sakinlikle cevaplıyordu sorularını tane
tane. “Önce emin olalım sonra bakarız genel durumuna” dedi doktor. İlk
gebeliğinde ki gibi olacağından korkuyordu. Asansördeki kadının durumunda olmak
istemiyordu tekrardan. Hissediyordu bu defa minik mucizesini.
Geçmek bilmeyen o bir saat yıl gibi gelmişti. Doktor muayene
için hazırlandığında içi içine sığmıyordu aslında Senanın. Karşısında kocaman
ekranda siyah karartılar arasında bebeğini görmeyi o kadar arzuluyordu ki. Doktor
görüntüyü ekrana verdiğinde duyduğu sesin eşi benzeri yokmuş gibi hissetti bir
an. Mucizenin kalp atışıydı.
Yıl 2001 aylardan Mayıs.
Yorumlar
Yorum Gönder