Ay Işığı
Yıldızları izliyordu gecenin karanlığında. Öyle
parlıyorlardı ki yalnızlığı onu hiç korkutmuyordu. Yalnızlık ömür boyu mu
misafir kalırdı kimi insanların hayatında? Mine'nin hayatında belki de
kapadığı kapılardan dolayı yalnızlık onu çok sevmişti.
Kumsalın gündüzden kalma
sıcaklığı ayaklarını ısıtıyordu Eylül akşamının serinliğinde…
Derken elinde bir şarap şişesi, iki kadeh ile ayakta duran
adam sıcacık gülümsemişti. Mine, henüz otuz yaşın vermiş olduğu o mahmurluktan
çıkamamıştı. Hayat kısaydı ve çalan kapıyı açmamak için direnecek dermanı bile
yokken, açılmasını beklemeden çoktan içeri girmeye niyetliydi Mete.
İki kadeh şarap, ay ışığı ve parlayan yıldızlar şahitlik
ediyordu bir aşkın var oluşuna…
Ne hoş bir başlangıç , olacaklardan habersiz Mine ve kararlı Mete :) sevgiler ..
YanıtlaSilTeşekkür ederim :) sevgiler... Neşe Hanım.
SilÇok güzel cümleler, yerinde bağlantılar ve hoş betimlemeler :)
YanıtlaSilEllerinize sağlık...
Sevgilerimle ^-^
Teşekkür ederim.Böyle yorumlar almak verdiğim emeğe değer verildiğini görmek güzel bir his. Sevgiler..
SilGüzel. Devamı gelecek mi?
YanıtlaSilTeşekkürler yorum için. Bunlar sadece yazdığım küçük hikayelerim. Kitabım henüz çıkmadı. Yüreğim Elimde adı onun da hikaye tadı daha farklı. Türü roman. Sosyal medyadan takibini yaparsanız sevinirim. Kitle edinme dönemindeyim şu anda. Sevgiler... +Beyda'nın Kitaplığı
Sil